AY IŞIĞI

                                            AY IŞIĞI

Her zaman ki gibi sabah evden çıkmış okuluma doğru yürüyordum.Kulaklığımda eksik değidi şarkı eşliğinde benim için sıkıcı olan okula gidiyordum. Okula vardım benim sıramda bir başkası oturuyordu kim benim yerime oturmaya cesaret edebilmişti ki?
"Yerimden kalk!"dedim.Kafasını kaldırıp beni onayladı ve başka yere geçti.Ben kendi kendime düşünürken öğretmen sınıfa girdi ve onun yeni gelen bir öğrenci olduğunu söyledi banada okulda yeni bir eğlence çıkmıştı.Aradan birkaç gün geçti.Yeni gelen çocuğun ismi Deniz'miş onunla ara ara uğraşıyordum ama arkadaş gibiyizde eğlenceli biriydi aslında onun yanında çok eğleniyordum.Fakat bir gün bana karşı farklı duyguları olduğundan bahsetmişti. O an ona karşı olan tüm samimiyetim son bulmuştu.Nasıl ona karşı olan samimiyetimi böyle yanlış anlayabilmişti ki?

Biz konuşmayı keseli aradan aylar geçmişti okulun bir kampı olacaktı hemen bende adımı yazdırdım adı yazanların arasında onun adıda vardı.Aslında ondan özür dilemek istiyordum çünkü onu çok kırmıştım.Konuşmayı kestiğimizden beri kimseyle gerekmedikçe konuşmuyordu.Bu akşam ona yazacaktım ama ne numarası vardı ne de sosyal medya hesabı hiçbiri bilmiyordum.Belki bulurum umuduyla instagramda onun ad ve soyadını aradım ama ne yazık ki bulamadım.Tam o sıra bana bir takip isteği geldi.Hesabın adı @venusss10215 idi.Kim olduğunu merak ettim ve yazdım
"kimsiniz?"
"rastgele biriyim çok önemli değil hiç arkadaşım yok tanışmak ister misin?"
"Tabii,ismin ne?"
"İsmim Venüs ya senin?"
"Ne gerçekten mi?"
"Evetttt adım gerçekten Venüs"
...
Biz Venüs ile bu şekil konuşurken Deniz tamamen aklımdan çıkmıştı.

Kamp günü gelmişti.Kamp için hazırdım.Okula geldik ve otobüse bindik.Otobüste Deniz'in yanına oturdum ona Venüs'ten bahsettim çok samimi ve sevecen biri olduğunu banada gerçekten değer verdiğini anlattım.Biraz yüzü düştü ama yapabileceğim bir şey yok onun gibi biri bana duygu besleyemezdi sevmiyordum onu işte bu kadar basitti.Kampa geldik herkes çadırlarını kurdu.Biz çadır kurana kadar hava kararmıştı.Hemen birkaç kişi ateş yaktık etrafında oturduk,oyunlar oynadık,kahkahalar attık fakat dikkatimi çokta çekmeyen bir şey olmuştu.Bir kaç kişi Deniz'in ateş yakıldığından beri etrafta olmadığını söyledi.Umursamamıştım fakat birçok kişi onu aramaya koyulunca bende gittim etrafa bakarken düzlük boş bir alanda birisinin yattığını gördüm ve koşarak yanına gittim.
"Ne yapıyorsun burada?"
"Ayı seyrediyorum sence de çok güzel değil mi?
"Saçmalamayı kessene herkes seni arıyor"
"beni umursayan mı varmış hah!"
"Hadi diğerlerinin yanına gidelim"
"Olmaz ayı biraz daha izlemek istiyorum hem bu akşam dolunay var sende izlesene"
"Bu ay aşkı nereden çıktı birden bire?"
"Aslında bir dolunay gecesi annemle babam kavga etmişti.Babam o gece annemi dövmüştü ve bizi sokağa atmıştı annemi çok kötü dövmüştü annem acıya dayanamayıp oracıkta ölmüştü bense o gece annemin cesedine sarılıp ağlayarak ayı seyretmiştim o zamandan beri ay bana hep annemi hatırlatır."
"Ben özür dilerim gerçekten bilmiyordum"
"Sorun değil biliyor musun içimden bir his benimde bir dolunay akşanı öleceğimi söylüyor"
"kötü kötü konuşma hadi gel kamp alanına dönelim"

Beraber kamp alanına döndük.Çadırıma girip uyudum sabaha kadar Venüs'le konuştuk ona da anlattım o da çok takmamamı benim bir suçumun olmadığını söyledi.Venüs haklıydı umutsamamalıydım ona daha çok boş umut vermiş olurdum.Hem o kim ki annesi olmayan babasının ise sevmediği bir zavallıydı.

Aradan aylar geçti Venüs ile buluşma kararı aldık ve bugün onun için hazırlanmıştım.Daha önce hiç yüzünü görmemiştim ben ona sürekli kendi fotoğraflarımı atmama rağmen o ise hiç atmamış buluşunca görürsün demişti.Hem çirkin olsa bile umrumda değidi ben onun kalbini seviyorum sonuçta.10 dakika içerisinde buluşacağımız kafeye geldim ne yazık ki Deniz de oradaydı mekana biraz baktım fakat yüzünü görmediğim için kim olduğunu bilmiyodum.Aceleyle telefonumu elime alıp bana el sallamasını istedim beni onayladı ve ben mekanın içerisine bakınırken Deniz bana doğru el sallıyordu.Resmen başımdan aşağıya kaynar sular dökülmüştü bu zamana kadar konuştuğum kişi Deniz miydi?Kaşlarımı çattığımı hissederek yanına bir sinirle gittim ve ona burada ne döndüğünü sordum.Bir şey söylememişti ve bu beni daha da çok sinirlendirmişti.Masada kendi için söylemiş olduğu kahveyi alıp öylece yüzüne fırlattım.Çok sıcak olduğundan olmalı bağırmaya başladı.Bense çekip öylece gittim dişarı çıktım ve gök yüzüne baktım bu gece dolunay vardı o zavallı dışında kimin umrundaydı ki?

Aradan günler geçti ama o okula gelmiyordu.Ne olduğunu bile merak etmiyordum öyle kendini nefret ettirmişti ki ömrüm boyunca onu görmek istemiyordum.Ben böyle düşünürken öğretmen sınıfa girdi ve Deniz'in 2 gün önce ormanlık bir alanda kendini asarak intihsr ettiğini söylemişti ve tenefüste beni yanına çağırmıştı.Dilim tutulmuş adeta şoka girmiştim çünkü 2 gece önce bizim kafede buluştuğumuz geceydi.Tenefüste öğretmenin yanına gitmiştim.Öğretmen cebinden bir kağıt çıkarıp bana uzattı.

"Merhaba Yoon!! Belki bunu öylece atarsın ama umrumda değil hatırlar mısın? O gece oradan çıkarken ölümün benim elimden olacak demiştim senin elinin kana bulaşmasını istemedim.Aslında seni kandırmak gibi bir amacım yoktu.Başta amacım sadece senin hesabına bakmaktı neden kendi hesabından bakmadın diye soracak olursan beni daha çok incitmenden korkmuştum.Gerçek anlamda korktum.Sen o akşam yazınca fake hesap olduğum fark edilmesin diye yalan söyledim. Sen konuşmaya devam ettikçe daha da söyleyemez hale geldim fakat sen her seferinde Venüs'e benim hakkımda iğneleyeci şeyler söylüyordun ve ben her seferinde daha da çok kırıldım. Dayanamayacak hale geldim. En sonunda buluşmak istedim sana her şeyi açıklayıp buralardan gidecektim.Ama sen benim sana bakmaya dahi kıyamadığım gözlerime kaynar kahve fırlattın ve ben o zaman anladım ki artık buradan ne kadar uzağa gidersem gidiyim sen beni asla affetmeyeceksin.Beni umarım affedersin çünk yaptığım kötülükleri canımla ödeyeceğim.Biliyor musun bu gece dolunay var ve sanada söylemiştim işte ben şimdi bir dolunay akşamı öleceğim.Kendine iyi bak"

Deniz'in mektubuydu bu okuduğum zaman nutkum tutuldu nefes alamadım adeta kilitlenip kalakalmıştım."Aradan şimdi yıllar geçmişti ama hala her şey dün gibiydi  şuanda mutlu bir evliliğim var ve 2 çocuğum var isimleri ise Venüs ve Deniz onlarda bunları biliyor eşimde biliyor fakat herkes beni anlayışla karşılıyor her zaman bunun pişmanlığını yaşıyorum umarım beni affedersin Deniz'im"

Yorumlar

  1. İlginç bir kurgu. Yazım kurallarına ve noktalama işaretlerine dikkat etmelisin.:)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sen

Acılarım